2 Temmuz 2010

Bir FOLLOW FRIDAY ( #ff ) daha bitti...

Masaya oturdum. Notebook'u açtım. Gmail, Facebook, Outlook, Twitter, Fizy ve diğer vs. sitelere parolayı söyledim girdim. Dünü Çarşamba bugünü de Perşembe bilen aklım birden o meşhur mavi yazıyla gözgöze gelince stres günüme bulaşmış oldu. O işaret; #ff !

Follow edenler etmeyenler umrumda değil ki diyenler umrumda değiller. Çünkü who.unfollowed.me sitesine girmeyen kaç twitter üyesi vardır bilmiyorum ama çoğunun haberdar olduğundan eminim. O nedenle gelen #ff'lerin üzerimde yarattığı neşe sanırım, twitter'a ilk üye olduğumda @cuneytasiduru ile birbirimize yazıp birbirimizin okumasına hem delice hem de zavallı bir şekilde güldüğümüz  "kendin yaz kendin oku" durumundan sıyrılmış olduğumu gösteriyordu.

Yeni follower'lar, varlığımdan haberi olmayan following'ler tek tek aklıma sızıyorlardı. Başladım #ff yapmaya... Ama imkansızdı. Gerçekten sinirim bozuldu. Bıraktım. NOTEPAD'e tek tek isimleri yazdım olmadı, Word'e kopyaladım olmadı, tek tek mention'lara cevap vereyim dedim olmadı!
Birden kendimi OVERCAPASITY Balinası gibi hissettim! Hem içimde inanılmaz bir mahcubiyet hem de hırs vardı ama yapamadım! Yapamadım arkadaşlar! Ve en sonunda psikolojim şu haldeydi!

Avatar'larınızın hiçbir hükmü yoktu o sıra! Bana hepiniz yukarıdaki gibi görünüyordunuz. Çığlık atma isteği : )))
Gerçekten denedim! Yapamadım! Başaramadım!
İnanın bana!
Haftaya çalışarak geleceğim!

Şaka bir yana falan değil, yazdıklarım gerçek...
Hepinizi keyifle takip ediyorum!
Oh be rahatladım!
: )



Süper bir haftasonu dilerim!





1 yorum: