10 Haziran 2011

ARADA...

Hangi hissin yorgunuyum bilmiyorum,
İçimde kimden çıkarılacağını bilmeyen bir öfke...
Sanki ‘hadi şimdi vur’ der gibi diken üstünde
Bir yanda kendini tanrılaştıran bir vicdan var köşede
‘Hadi şimdi affet’ der gibi boyun bükmekte...
Ben hangi hissin arasındayım!

Hangi derdin peşindeyim bilmiyorum,
Hüzün incecik bir iple bağlamış arkasına beni, sürümekte...
Olur ya biraz mutluluk olursa belki şımarırım diye,
Bir yanda derdin neresinde olursam olayım, tuhaf bir huzur direnmekte...
Ben hangisinin arasındayım!

Hangi yangının içindeyim bilmiyorum,
Üzerinden atlayıp geçemeyeceğim kadar dev bir ayrılık var önümde,
Hani her saç telimi tek tek yakar gibi, zulmetmekte,
Bir yanda hatıranın ateşi var tenimde,
Sanki ayrılık hiç olmamış gibi, düşüm seninle sevişmekte...
Ben hangi külün arasındayım!

Hangi yalnızlığın ortasındayım bilmiyorum,
Baş ucumda seninle yaşanan onca anı, ruhumu mestetmekte...
Sanki tek bir kusurun bile yokmuşcasına, beni sana teslim etmekte...
Bir yanda yorgunluğumun, öfkemin, derdimin, yangınımın sebebi sen,
An, herşeyi ‘bitti’ kelimesiyle özetlemekte...
Sanki tüm hata sendeymiş gibi, fırlatıp atmakta ayrılığı sadece senin üstüne,
Seni bende kirletip, beni temize çekmekte...
Sen ve sen...
Ben hanginizin arasındayım!

Hangi köprünün üstündeyim bilmiyorum,
Bir yanda tükenmeyen metanetim beni yürütmekte,
Bir yanda öyle bir boşvermişliğim var ki toprağımı bile çürütmekte...
Saç telinden ince olsa ne olur, ruhum bedenimden düşmekte,
Senli yalnızlığım, sensiz yalnızlığım...
Ben hangisinin arasındayım!


Çisel ONAT
2011